Nevşehir halkının sevgi ve saygısını kazanarak dört yıl boyunca layıkıyla görevini yerine getirmesine rağmen 1978 yılında ideolojik önyargılardan dolayı maruz kaldığı haksız muamele, baskı ve sonrasındaki sürgün sebebi ile kendi arzusuyla çok sevdiği öğretmenlikten ve memuriyet görevinden istifa etti. Başta İslami hizmetler olmak üzere her işi istişare ile yapmayı temel prensip edinen Hocamız mesai arkadaşları; Mustafa Türker, İlhami Nalçacıoğlu, Bekir Balaban, öğrenci velileri ve Nevşehir esnafı ile yaptığı değerlendirme sonrası, başlatılan güzel ve değerli hizmetlerin kesintiye uğramaması için memleketi Kayseri’ye dönmeyip Nevşehir’de kalmaya karar verdi. Birkaç iş yerinin muhasebe defterini tutarak geçimini temin etmeye çalışan Hocamız, eğitime ve İslam’a hizmete hiç ara vermeden devam etti. Hocamızın vasıtaları gaye haline getirmeyen mutedil üslubuyla başlayan teşkilatlanma çalışmaları ile kısa sürede; İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü Talebe Cemiyeti, Kayseri İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği, Yeşilay Derneği, Nevşehir İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği kuruldu.